Bu Blogda Ara

31 Temmuz 2017 Pazartesi

Anda Kalabilmek...

Anda olmak ne kadar önemli, geçmişin yükünden ve geleceğin endişesinden sıyrılabilmek...

Çok zor bir anda deneyimledim ben bunu yıllar önce. Anda kalabilmekti tek çıkış yolu. Anda kalabilmek beni ona ve hayata bağladı. Ruhlarımız anda bibirine değdi. O kapıya her değdiğimde onun ruhuna değdim ben aslında. Gözlerimi her kapadığımda ruhlarımız buluştu. 

Ve bu ana gelince... Bugüne...

İyi ki anlarımızı birlikte paylaştık. Bu anı fiziksel olarak paylaşamıyor olabiliriz ama ruhen aynı anı paylaşabildiğimizi hissediyorum. Yazmama gerek olmadan da bildiğini biliyorum. 

Önemli olan hayatta birine sahip olmak değil. Kimseye sahip olamayacağımızı öğretti hayat bana. Önemli olan ruhlarımızın belirli bir zaman diliminde sevgi ile buluşmuş olması ve belirli bir süreliğine de olsa birlikte yolculuk yapabilmiş olmak. 

"Bir çocuğun bir yetişkine her zaman öğretebileceği üç şey vardır. 
Nedensiz yere mutlu olmak
Her zaman meşgul olabilecek bir uğraş bulmak
Elde etmek istediği şey için var gücü ile savaşmak (Paulo Coelho)"

Ben bu üç şeyi seninle yolculuğumda öğrendim. Sen bana çok iyi geldin. Ruhumun var olduğu her anda seni seviyorum. Bildiğini ve hissettiğini biliyorum. İyi ki doğmuşsun, iyi ki yollarımız kesişmiş, iyi ki ruhlarımız buluşmuş.  

30 Temmuz 2017 Pazar

Bugün Günlerden Mutluluk

Mutluluğun adı sensin, çünkü mutluluk insanın içinde, kendisinde...


Geçen gün babam, "Hayata başka pencereden bakmayı dene, senden rica ediyorum" dedi. Bunun üzerine düşünüyorum birkaç gündür. Baktığın pencereye göre hayatın pek çok manzarası olabilir. İnsanın içi harman yeri... İyilik, kötülük, pozitif ve negatif enerji, huzur ve huzursuzluk... Hepsi içimizde, hepsi hayatımızda. Benim hayatımda da güzel manzaralara açılan pek çok pencere var, hepimizin hayatında olduğu gibi ve artık mutluluğu, var olan hayatımız içerisinde daha çoğuna, daha güzeline, daha iyisine, birilerine, birşeylere sahip olarak değil de sadece hayatta durduğumuz yeri, baktığımız yönü değiştirerek bulabilebileceğimizi görebiliyorum. 

Hepimizin hayatında karanlık duvarlara bakan pencereler var. Kapatın o pencereyi. Arkanızı pencereye verin. Ve dönüp arkanıza bakmadan uzaklaşın o pencereden. Hayal edin. Sadece biraz yan tarafta içinizi kıpır kıpır yapacak, içeriye ışığı akıtan bir pencere var ve hayalinizdeki en güzel manzarayı size sunuyor. Durun yanında o pencerenin. Esintiyi hissedin saçlarınızda, havayı içinize çekin. Derin derin hayatın güzelliklerini soluyun. İşte bu sizin mutluluğunuz. Siz olduğunuz için var, kaynağı sizsiniz; tadını çıkarın.