Sol Baştan: Kaan, Cem, Özge, Aysun, Nilüfer, Recep, Sinem |
Yelken ile ilgili tüm bilinmesi gerekenler diye bir başlık atmak isterdim ama sadece bir aylık bir temel yelken eğitimi almış bir yılı aşkın bu işe ara vermiş ve neden sonra biraz tesadüf eseri de olsa (NOT: Nilüfer'e sevgiler) ilk yelkenli yarışına katılmış bir amatörden notlar olacak bu yazının başlığı... O nedenle, iyi bir yelkenciyseniz ya da bir profesyonelseniz gülmek için; yelkene yeni yeni merak sarıyorsanız, kafanızda acabalarınız varsa, yelkene bir "beginner"in gözünden bakmak için bu yazıyı okumalısınız...
Ve işte geçen hafta İzmir Yelken Akdemisi (http://www.izmiryelken.com) ile katıldığım Marmaris Uluslararası Yat Kulübü (http://www.miyc.org) tarafından düzenlenen Loryma Cup sonrası notlar:
1. Çok ciddi bir giriş yaptım ama vermek istediğim ilk mesaj bu. Yelken evet keyif işi, yelkenli evet özgürlüğü, yarış evet adrenalini sonuna kadar hissettiğiniz yer ama öncelikle bu iş ciddi bir iş... Önce işini, görevini, sorumluluklarını düzgün bir şekilde yerine getireceksin üzerine bonus olarak size keyif, özgürlük, adrenalin, sefa hediyesi... Disiplin ve keyfin buluştuğu yer diyebilirim. Yarışın hazırlıklarından bitimine teknenin bir sonraki güne hazırlanmasına kadar yapılması gerekenler var ve bunlar sorumluluk duygusu ile yapılmalı ama sonra ayakkabılar çıkıyor ya denize atlanıyor ya da parmak arası terlikler giyilip sahile zıplanıyor gelsin çaylar :)
2. Bu ilk yarış sonrasında, takımın o yelkenliyi paylaşan 6-7 kişinin arasındaki iletişimin, uyumun, hoş görünün ne kadar önemli olduğunu gördüm. Yelkenli ile yarışmak, bir iletişim, uyum, hoşgörü, saygı, takım çalışması dersi almak gibi... Örneğin, yarış sırasında doğru şeyleri yapabilmek için birbirinizi iyi dinlemelisiniz, yarıştan sonra küçücük bir yelkenlide 6-7 kişi kalabilmek için birbirinize karşı hoşgörülü biraz da saygılı olmalısınız, stresli bir anda tepkilerinize hakim olmalı ve yapılması gerekeni doğru yapmalısınız...
3. Yelkende şu cümle çok önemli "Bana öncelikle skipper'ini (teknenin dümencisi), sonra başüstü adamını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim"... Bizde Kaan ve Sinem dört dörtlük değil dört beşlikti... Yarış yeri geldiğinde çok tehlikeli de olabilir; o nedenle, yeni başlayan biri için onun adına her şeyi düşünen birilerinin olması ve kendinizi güvende hissetmeniz çok önemli... Bu konuda, açıkçası biz Kaan ve Sinem sayesinde çok şanslıydık...
4. Yarışmak güzel kazanmayı istemek çok doğal ama hırsın gözleri kör etmesi anlaşılır değil. Bu nedenle, yarışırken yapılanlar konulu sohbetlerden de anladım ki bu işi severek yapan, sevdiği için yapan, bunun sonuç olarak bir yarış olduğunu unutmayan, kazanmak kadar kaybetmek ile de yeri geldiğinde eğlenebilen bir takımla yarışmak önemli...
5. Yarışlarda eldiven, ayakkabı, şapka, gözlük, uzun kollu t-shirt, dizlik en önemli yardımcılar...
6. Bayanlar için çok eşyaya gerek yok, bol t-shirt, mayo, bir şort, bir etek, gece uyurken giyilecek bir şeyler yeterli... (Tabi burada olması gerekenlerden konuşuyorum-Sizi imamın söylediğini yapın yaptığını yapmayın :)
7. Teknede uyuyacaksanız küçük bir yastık olmazsa olmaz... 5 günün sonunda özlediğim tek şey galiba yastığımdı :)
8. Uzun yarışta eğer teknenizin mutfağı yoksa ev yemeği candır. Buldunuz mu kaçırmayın. Bir de teknesinde mutfağı olanlar en yakın arkadaşlarınız olmalıdır. Teknesinde kliması olanlara ise kötü gözler ile bakmak serbesttir.
9. Rusların bulunduğu teknelerin yanına mümkünse yanaşılmamalıdır. Yanaşıldıysa bir kulak tıpası önerilir... En önemli geyik "Abi bu adamlar bu kadar içip nasıl hala ayakta duruyor"dur.
10. Yarışmanın en güzel tarafı zihnin tamamen boş bir levha gibi olmasıdır. Bir şey düşünmek isteseniz de hava kalmadıysa yarışın atmosferi buna izin vermez; bu da bir çeşit ruhsal terapidir. Ayrılık acısına, iş stresine, günlük yaşamın basit dertlerine ilaç gibi gelebilir... Bu işe başlayarak kendi kendinize bir reçete yazabilirsiniz.
11. Benim ilk yarışım olduğu için tabiri caiz ise midemde kelebekler uçuşarak gittim "Acaba ben bu işi kıvırabilir miyim?" diye... Dedikleri gibiymiş... Temel yelken eğitimi almış herkes iyi bir konsantrasyon ve onu çok iyi yönlendirebilen, güvenebileceği, deneyimli bir hoca, iyi takım arkadaşları ile yarışa katılabilir.
12. Son söz olarak 5 günlük yarış sonrasında öyle keyif aldım ki, "Çok keyifliydi, kendimi hiç yorgun hissetmiyorum" derken dönünce fark ettim ki hiç anlamadan yamulmuşum... Bir gün sonra 12 saatlik bir uyku beni ancak kendime getirdi :)
13. Söylenecek daha çooook söz var da ben şunu söyleyeyim bu virüs bir kere kanıma girdi damarlarımda dolaşıyor artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder